Rhodiola Rosea Nedir, Nasıl Kullanılır? Faydaları ve Zararları

Rhodiola rosea, Avrupa ve Asya’nın soğuk, dağlık bölgelerinde yetişen bir bitkidir. Kökleri adaptojen olarak kabul edilir yani vücudun strese uyum sağlamalarına yardımcı olur.

Rhodiola, “kutup kökü” veya “altın kök” olarak bilinir ve bilimsel adı Rhodiola rosea’dır. Kökü, 140’tan fazla aktif madde içerir; bunlardan en güçlüsü rosavin ve salidrosid.

Rusya ve İskandinav ülkelerindeki insanlar kaygı, yorgunluk ve depresyon gibi rahatsızlıkları tedavi etmek için yüzyıllardır rhodiola rosea kullanmaktadır.

Günümüzde, yaygın olarak bir besin takviyesi şeklinde kullanılmaktadır.

Rhodiola Rosea Yararları Nelerdir?

rhodiola rosea nedir

Stresi azaltır

Rhodiola rosea, vücudun strese karşı direncini artıran, doğal bir madde olan adaptojen içermektedir.

Stresli zamanlarda adaptojen tüketmenin, bu durumlarla başa çıkmaya yardımcı olacağı düşünülmektedir.

Bir çalışma, yaşamla ve işle ilgili strese maruz kalan 101 kişide, rhodiola özütünün etkilerini araştırdı. Katılımcılara dört hafta boyunca günde 400 mg verildi. Yorulma, tükenme ve kaygı gibi stres semptomlarında sadece üç gün sonra belirgin ilerleme kaydedildi. Bu gelişmeler çalışma boyunca devam etti.

Rhodiola‘nın kronik stresle ortaya çıkabilecek tükenmişlik belirtilerini iyileştirdiği de belirtilmektedir.

Yorgunlukla mücadele eder

Stres, kaygı ve uykusuzluk, fiziksel ve zihinsel yorgunluğa neden olabilecek halsizliğe katkıda bulunan birkaç faktördür.

Rhodiola rosea yorgunluğu gidermeye yardımcı olur. Stresle ilişkili yorgunluğu olan 60 kişiden oluşan dört haftalık bir çalışmada, stresin yaşam kalitesi, yorgunluk, depresyon ve dikkat semptomlarına olan etkileri incelendi. Katılımcılar her gün 576 mg rhodiola rosea veya plasebo hapı aldı.

Rhodiola‘nın plaseboya kıyasla yorgunluk seviyeleri ve dikkat üzerinde olumlu bir etkisi olduğu görüldü.

Benzer bir çalışmada, kronik yorgunluk belirtileri olan 100 kişi sekiz hafta boyunca her gün 400 mg rhodiola rosea aldı. Stres belirtileri, yorgunluk, yaşam kalitesi, ruh hali ve konsantrasyonda önemli gelişmeler sağladılar.

Bu gelişmeler sadece bir haftalık tedaviden sonra gözlendi ve çalışmanın son haftasına kadar iyileşme devam etti.

Depresyonu tedavi edebilir

Depresyon, duyguları ve davranışları olumsuz yönde etkileyen ciddi bir hastalıktır.

Beyindeki kimyasallar nörotransmitter dengesiz hale geldiğinde ortaya çıktığı düşünülmektedir. Sağlık uzmanları, bu kimyasal dengesizlikleri gidermek için genellikle antidepresan reçete eder.

Rhodiola rosea‘nın beyindeki nörotransmitterleri dengeleyerek antidepresan özelliklere sahip olduğu ileri sürülmüştür.

Rodiola‘nın depresyon belirtileri üzerindeki etkinliği üzerine altı hafta boyunca yapılan bir çalışmada, hafif veya orta düzeyde depresyona sahip 89 kişiye günlük olarak rastgele şekilde 340 mg veya 680 mg rhodiola veya plasebo hapı verildi

Rhodiola rosea verilen her iki grupta, genel depresyon, uykusuzluk ve duygusal istikrarda önemli düzelmeler görülürken, plasebo grubunda iyileşme görülmedi. İlginçtir, sadece daha büyük doz alan grup benlik saygısında iyileşme gösterdi.

Bir başka çalışmada, yaygın olarak reçete edilen bir antidepresan ilaç ile rhodiola‘nın etkileri karşılaştırıldı. Depresyon tanısı konan 57 kişiye 12 haftalık rhodiola rosea, antidepresan veya plasebo hapı verildi.

Rhodiola rosea ve antidepresan depresyon semptomlarını azaltırken antidepresanın daha büyük bir etkisi olmuştur. Ancak rhodiola rosea, daha az yan etki üretmiş ve daha iyi tolere edilmiştir.

Beyin işlevini geliştirir

Egzersiz, uygun beslenme ve iyi bir gece uykusu, beyni güçlü tutmanın yollarından yollarındandır.

Rhodiola rosea gibi bazı takviyeler de beyni güçlendirmeye ve işlevini geliştirmeye yardımcı olabilir. 

Bir çalışma gece görevli 56 doktorun zihinsel yorgunluğa olan etkisini test etmiştir. Doktorlar iki hafta süreyle günde 170 mg rhodiola rosea veya plasebo hapı almaları için rastgele belirlendi. Rhodiola rosea, zihinsel yorgunluğu azalttı ve işle ilgili görevlerde performansı plaseboya kıyasla % 20 geliştirdi.

Bir başka çalışmada, gece görevlerini yerine getiren askeri öğrenciler üzerinde rhodiola‘nın etkilerine bakıldı. Öğrenciler 370 mg ya da 555 mg rhodiola ya da beş gün boyunca günlük iki plasebodan birini tükettiler.

Her iki doz da, öğrencilerin zihinsel çalışma kapasitesi, plaseboyla karşılaştırıldığında iyileşti.

Başka bir çalışmada, öğrenciler, 20 gün boyunca rhodiola rosea takviyelerini aldıktan sonra zihinsel yorgunlukları azaldı, uyku düzenleri gelişti ve çalışmaya yönelik motivasyonları arttı. Sınav puanları plasebo grubuna göre % 8 daha yüksekti.

Egzersiz performansını artırır

Rhodiola rosea, egzersiz performansını geliştirme konusunda da umut vaat ediyor.

Bir çalışmada katılımcılara bisiklet testi yapmadan iki saat önce 200 mg rhodiola rosea veya plasebo verildi. Rhodiola verilenler plasebodan 24 saniye daha uzun süre egzersiz yapabiliyorlardı. 24 saniye küçük görünse de, yarıştaki birinci ve ikinci arasındaki fark milisaniye olabilir.

Bir başka çalışmada, dayanıklılık egzersiz performansı üzerindeki etkilerine bakılmıştır.

Katılımcılar, altı millik bir simülasyonlu zaman deneme yarışı için bisiklet kullandılar. Yarışlardan bir saat önce katılımcılara vücut ağırlığının kilogramı başına 3 mg rhodiola veya plasebo hapı verildi.

Rhodiola verilenler yarışmayı plasebo grubundan çok daha hızlı bitirdi. Ancak kas kuvveti veya güç üzerinde herhangi bir etkisi olması pek olası değildir.

Diyabeti kontrol etmeye yardımcı olur

Diyabet, vücudun insülin hormonu üretimine tepki verme yeteneğini düşürdüğünde ortaya çıkan ve kan şekeri düzeylerinin yüksek olduğu bir hastalıktır.

Diyabetli kişiler sıklıkla insülin enjeksiyonları veya insülin duyarlılığını artıran kan şekeri düzeylerini normalleştiren ilaçlar kullanır.

Hayvan araştırmaları, rhodiola rosea‘nın diyabet kontrolüne yardımcı olabileceğini gösteriyor.

Kandaki glikoz taşıyıcıların sayısını artırarak diyabetik sıçanlarda kan şekerini düşürdüğü gösterilmiştir. Bu taşıyıcılar, glikozu hücrelere naklederek kan şekerini düşürür.

Bu çalışmalar farelerde yapıldı, bu nedenle sonuçlar insanlara yaygınlaştırılamaz. Bununla birlikte, rhodiola rosea‘nın insanlardaki kan şekeri üzerindeki etkilerini araştırmak için güçlü bir sebeptir.

Anti-kanser etkilere sahiptir

Rhodiola rosea‘nın güçlü bir bileşeni olan salidroside, anti-kanser özellikleri nedeniyle araştırılmıştır.

Test tüpü çalışmaları, mesane, kolon, göğüs ve karaciğer kanseri hücrelerinin büyümesini engellediğini göstermiştir.

Araştırmacılar rhodiola‘nın birçok kanser türünde yararlı olabileceğini önermişlerdir. Bununla birlikte, insan çalışmaları tamamlanıncaya kadar, kanseri tedavi etmeye yardım edip etmediği bilinmiyor.

Göbek yağını yakmaya yardımcı olur

Fareleri içeren bir araştırma, rhodiola rosea‘nın (başka bir meyve özü ile birleştirildiğinde) iç organlardaki yağı (karında depolanan yağ) % 30 oranında azalttığını buldu. Bitkinin obeziteyi kontrol etmek için etkili bir tedavi olabileceği sonucuna varıldı.

Enerji verir

Rhodiola rosea, vücuttaki kırmızı kan hücresi sayısını artırır, bu da dokular ve kaslardaki oksijen seviyesinde bir artışa neden olur. Bu, fiziksel dayanıklılığı önemli ölçüde artırır.

Ayrıca, kasların iyileşme sürecine yardımcı olan ve böylece dayanıklılık seviyenizi artıran anti-inflamatuar özelliklere sahiptir.

Libidoyu geliştirir

Bir çalışma, 50 ila 89 yaşları arasındaki 120 erkek üzerinde iki rhodiola rosea dozunu test etti ve karşılaştırdı. Doz, diğer vitamin ve minerallerle birlikte 12 hafta süreyle sağlandı.

Çalışmanın sonunda, araştırmacılar uyku bozukluğu, gündüz uyku hali, yorgunluk, bilişsel şikayetler ve diğer konularla birlikte libidoda önemli bir gelişme kaydetti.

Yaşlanma karşıtıdır

Birkaç çalışma, rhodiola rosea özütünün yaşlanmaya meydan okuyan etkileri olduğunu göstermiştir. Bir grup araştırmacı, rhodiola rosea özlerinin meyve sineklerinin yaşam süreleri üzerindeki etkisini inceledi.

Bu bitkinin oksidatif stresi azaltarak ve sineğin strese karşı direncini artırarak meyve sineğinin (Drosophila melanogaster) ömrünü uzatmada başarılı olduğunu buldu.

Meyve sineğinin yanı sıra, rhodiola rosea özleri ayrıca Caenorhabditis elegans (bir solucan) ve Saccharomyces cerevisiae’nin (bir tür maya) ömrünü de iyileştirmiştir.

Ereksiyon bozukluğunu ve amenoreyi tedavi eder

Erektil disfonksiyon ve erken boşalmadan muzdarip 35 erkeği içeren bir çalışmada, 35 erkekten 26’sının rhodiola rosea’ya olumlu yanıt verdiği bulundu. 3 ay boyunca 150-200 mg özüt verildikten sonra cinsel işlevlerinde bir iyileşme fark ettiler.

Başka bir klinik öncesi araştırmada, amenoreden muzdarip 40 kadına, iki hafta boyunca günde iki kez rhodiola rosea ekstresi (100 mg) verildi. 40 kadından 25’inde düzenli adet döngüsü normale döndü ve bunlardan 11’i hamile kaldı.

Rhodiola Rosea Besin Değeri

Bir adet rhodiola rosea kapsülün besin içeriği şu şekildedir;

Kalori                       631             Sodyum 42 mg
Toplam yağ 15 g Potasyum 506 mg
Doymuş 4 g Toplam karbonhidrat       115 g
Çoklu doymamış 6 g Diyet lifi 12 g
Tekli doymuş 4 g Şeker 56 g
Trans yağ 0 g Protein 14 g
Kolesterol 11 mg
A vitamini % 4 Kalsiyum % 6
C vitamini % 14 Demir % 32

Rhodiola Rosea Nasıl Kullanılır?

Rhodiola özütü kapsül veya tablet şeklinde yaygın olarak bulunur. Çay şeklinde de bulunur ancak birçok kişi hap formunu tercih eder, çünkü dozu doğru bir şekilde ayarlar.

Ne yazık ki, rhodiola rosea takviyelerinin bozulma riski yüksektir. Bu yüzden güvenilir markaları satın almaya dikkat edin.

Hafif bir uyarıcı etkiye sahip olduğu için, rhodiola rosea‘yı aç karnına almak en iyisidir, ancak yatmadan önce değil.

Stres, yorgunluk veya depresyon belirtilerini iyileştirmek için rhodiola‘nın optimal dozu günde tek bir doz olarak 400-600 mg almaktır.

Eğer rhodiola rosea‘yı performansı artırıcı etkileri için kullanmak istiyorsanız, egzersizden önce bir veya iki saatte 200-300 mg alabilirsiniz.

Rhodiola Rosea Zararı Var mı?

Rhodiola rosea, güvenlidir ve iyi tolere edilir. Kullanımı önerilen rhodiola dozu hayvan çalışmalarında tehlikeli olduğu belirtilen miktarın % 2’sinden azdır.

Dolayısıyla, büyük bir güvenlik payı vardır.

Sonuç olarak;

Rhodiola rosea, Rusya ve İskandinav ülkelerinde geleneksel tıpta yüzyıllardır kullanılmaktadır.

Çalışmalar, rhodiola‘nın egzersiz, yorgunluk ve depresyon gibi fiziksel stres kaynaklarına vücudun tepkisini güçlendirebileceğini buldu.

Ayrıca, test tüpü ve hayvan çalışmaları, kanser tedavisi ve diyabet kontrolü konusundaki rolünü araştırdı. Ancak, bu araştırmalar yeterli değildir ve insanlar üzerinde de araştırmalara ihtiyaç vardır.

Genel olarak, rhodiola rosea‘nın birçok sağlık yararı vardır ve önerilen dozlarda alındığında düşük bir yan etki riskine sahiptir ve güvenli olduğu kabul edilir. Ancak her durumda olduğu gibi doktor görüşü olmadan hiçbir takviyeyi kullanmayın.

Yazıyı Paylaşın!!!

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir