Mangosten Meyvesi Nedir, Nasıl Yenir? Faydaları ve Zararları

Mangosten (Garcinia mangostana) egzotik, tropik bir meyvedir. Aslen Güneydoğu Asya’dan gelmekle birlikte dünyadaki çeşitli tropikal bölgelerde de yetişebilir.

Meyve geleneksel olarak birçok sağlık sorununu hafifletmek için kullanılır. Anti-inflamatuar ve antioksidan özellikleri sağlık yararları için incelenmiştir. Bununla birlikte, yeni araştırmalar meyvenin bazı olası kötü etkilerini bulmuştur.

Mangosten herkes için uygun olmayabilir. Kemoterapiye müdahale edebilir. Meyve ayrıca merkezi sinir sistemi ve gastrointestinal sorunları olan kişilerde olumsuz etkilere neden olabilir. Bu nedenle, mangosten tüketirken temkinli olmak gerekir.

Mangosten Nedir?

Meyvesi olgunlaştığında koyu mor renk aldığı için mor mangosten olarak da adlandırılır. Bazı kaynaklarda “mangostan” olarak da geçer. İç eti sulu ve parlak beyazdır.

Çok bilinen bir meyve olmasa da; zengin besin, lif ve benzersiz antioksidanlar sağlaması nedeniyle birçok sağlık yararı olduğu için göz ardı edilmemelidir. İşte mangosten meyvesi ile ilgili bilinmesi gerekenler…

Mangosten Besin Değeri

Mangosten meyvesi az kalorili sayılabilecek bir meyvedir buna karşılık birçok temel besin maddesi sağlar. Bir kase (196 gram) konserve, süzülmüş mangosten meyvesinin besin içeriği şöyledir:

Kalori: 143

Karbonhidrat : 35 gram

Lif: 3,5 gram

Yağ: 1 gram

Protein: 1 gram

C Vitamini: Referans Günlük Alımın (RDI) % 9’u

B9 Vitamini (folat): RDI’nın % 15’i

B1 Vitamini (tiamin): RDI’nin % 7’si

B2 Vitamini (riboflavin): RDI’nin % 6’sı

Manganez: RDI’nin % 10’u

Bakır: RDI’nin % 7’si

Magnezyum: RDI’nin % 6’sı

Bu meyvenin içerisindeki vitaminler ve mineraller; DNA üretimi, kas kasılması, yara iyileşmesi, bağışıklık ve sinir sinyalleri dahil olmak üzere birçok vücut fonksiyonu için önemlidir.

Mangosten Yararları Nelerdir?

mangostan nedir

Güçlü antioksidanlar içerir

Bu meyvenin en önemli özelliklerinden biri, eşsiz antioksidan profilidir. Antioksidanlar, çeşitli kronik hastalıklara bağlı serbest radikal adı verilen potansiyel zararlı moleküllerin zararlı etkilerini nötralize edebilen bileşiklerdir.

Mangosten, C vitamini ve folat gibi antioksidan kapasitesine sahip birçok besin içerir. Ayrıca, güçlü antioksidan özelliklere sahip olduğu bilinen benzersiz bir bitki bileşiği türü olan ksanton sağlar. Meyvenin içeriğindeki ksantonlar potansiyel sağlık yararlarının çoğundan sorumludur.

Anti-inflamatuar özelliklere sahiptir

Mangostende bulunan ksantonlar iltihabı azaltmada rol oynar. Tüp ve hayvan çalışmaları, ksantonların anti-inflamatuar etkisi olduğunu, kanser, kalp hastalığı ve diyabet gibi inflamatuar hastalık riskini azaltabileceğini göstermektedir. Bu meyve ayrıca çeşitli avantajlar sunan lif bakımından da zengindir.

Anti-kanser etkileri vardır

Meyvenin içerisindeki spesifik bitki bileşikleri – ksantonlar dahil – kanserli hücrelerin gelişmesi ve yayılması ile mücadele edebilecek antioksidan ve anti-inflamatuar etkilere sahiptir.

Çok sayıda test tüpü çalışması, ksantonların meme, mide ve akciğer dokusu dahil olmak üzere kanser hücresi büyümesini engelleyebileceğini ortaya koymaktadır.

Mangosten zayıflatır mı?

Mangosten ve obezite üzerine araştırmalar sınırlıdır, ancak uzmanlar meyvenin anti-inflamatuar etkilerinin yağ metabolizmasını harekete geçirmede ve kilo alımını önlemede rol oynadığını belirtmektedir.

Kan şekeri kontrolü sağlar

Hem tüp hem de hayvan çalışmaları, bu meyvenin içerisindeki ksanton bileşiklerinin sağlıklı kan şekeri seviyelerini korumaya yardımcı olabileceğini göstermektedir.

Obez kadınlarda yapılan yirmi altı haftalık bir çalışma, günde 400 mg destekleyici mangosten özütü alanların, kontrol grubuna kıyasla, diyabet için bir risk faktörü olan insülin direncinde önemli bir azalma olduğunu tespit etmiştir.

Meyve aynı zamanda iyi bir lif kaynağıdır, lif ise kan şekerini stabilize etmeye ve diyabet kontrolünü iyileştirmeye yardımcı olan bir besin maddesidir. Meyvenin içindeki ksanton ve lif içeriğinin kombinasyonu kan şekerini dengelemeye yardımcı olur.

Bağışıklık sistemini güçlendirir

Bu meyvede bulunan lif ve C vitamini, sağlıklı bir bağışıklık sistemi için önemlidir. Lif, sağlıklı bağırsak bakterilerini destekler – bağışıklık için gerekli bir bileşendir. Öte yandan, çeşitli bağışıklık hücrelerinin işlevi için C vitamini gereklidir ve antioksidan özelliklere sahiptir.

Ek olarak, bazı araştırmalar, bu meyvenin içerisindeki bazı bitki bileşiklerin, potansiyel olarak zararlı bakterilerle savaşarak bağışıklık sağlığına fayda sağlayabilecek antibakteriyel özelliklere sahip olabileceğini öne sürmektedir.

Cilt bakımına yardımcı olur

Güneşe maruz kalmanın neden olduğu cilt hasarı; cilt kanseri ve yaşlanma belirtilerine önemli bir katkıda bulunur. Tamamlayıcı mangosten ekstresi ile tedavi edilen farelerde yapılan bir çalışmada, derideki ultraviyole-B (UVB) radyasyonuna karşı koruyucu bir etki gözlenmiştir.

Üç aylık bir insan araştırması, günlük 100 mg mangosten özü ile tedavi edilen kişilerin, ciltlerinde önemli ölçüde daha fazla esneklik yaşadıklarını ve cildin yaşlanmasına katkıda bulunduğu bilinen belirli bir bileşiğin daha az biriktiğini buldular.

Bu meyve ayrıca kalp, beyin ve sindirim sistemi üzerinde de olumlu bir etkiye sahiptir;

Kalp sağlığı

Hayvan çalışmaları, mangosten ekstraktının HDL (iyi) kolesterolü arttırırken LDL (kötü) kolesterol ve trigliseritler gibi kalp hastalığı risk faktörlerini etkili bir şekilde azalttığını göstermektedir.

Beyin sağlığı

Araştırmalar, mangosten ekstraktının zihinsel düşüşü önlemeye, beyin iltihabını azaltmaya ve farelerde depresyon semptomlarını iyileştirmeye yardımcı olduğunu göstermektedir.

Sindirim sağlığı

Bu meyve lifle doludur. Lif, sindirim sağlığı için çok önemlidir ve yüksek oranda lifle beslenme, bağırsak düzeninin geliştirilmesine yardımcı olur.

Mangosten Nasıl Yenir?

Mangosten yemek kolaydır ancak yaşadığınız yere bağlı olarak bulması zor olabilir. Meyvenin mevsimi kısadır ve bu da mevcudiyetini sınırlar.

Asya pazarlarında tazesi bulunabilir ancak taze mangosten oldukça pahalıdır. Dondurulmuş veya konserve formları bulmak daha ucuz ve daha kolaydır – ancak konserve versiyonlarında genellikle ilave şeker içeriğine dikkat etmek gerekir.

Tazesini alırken, pürüzsüz, koyu mor dış kabuğu olan meyveleri seçin. Kabuk yenmez ancak tırtıklı bir bıçakla kolayca çıkarılabilir.

İç eti beyaz ve olgunlaştığında çok sulu olur. Meyvenin bu kısmı çiğ olarak yenebilir veya smoothie’lere veya tropikal meyve salatalarına eklenebilir.

Mangosten Zararları Nelerdir?

Kan pıhtılaşmasını yavaşlatabilir

Mangostenin kan pıhtılaşmasını yavaşlattığı bulunmuştur. Hassas bireylerde kanama riskini artırabilir. Bu, özellikle riski artıran bazı ilaçlarla birlikte alındığında geçerlidir.

Mangosten yemek, ameliyat sırasında veya sonrasında kanama riskini de artırabilir. Planlanmış bir ameliyattan en az iki hafta önce yemeyi bırakın.

Laktik asidoza neden olabilir

Laktik asidoz, vücutta laktat birikmesi ile karakterize tıbbi bir durumdur. Bu, kan dolaşımında aşırı düşük pH oluşumu nedeniyle olur. Bu, vücudun sistemi içinde aşırı asit birikimini gösterir.

Bir çalışma, mangosten suyunun diyet takviyesi olarak kullanılmasından kaynaklanan ciddi laktik asidozu vurgulamaktadır.

Anekdot raporlarına göre, bu durumla ilişkili semptomlar zayıflık ve bulantıdır. Tedavi edilmezse, bu durum vücutta tehlikeli seviyelere kadar asit birikmesine yol açabilir – şok ve ölüme yol açar.

Kemoterapiye müdahale edebilir

Hayvan çalışmaları mangostenin antikanser etkilerini göstermiştir. Ancak insanlar üzerinde henüz bir çalışma yapılmamıştır. Mangosten ürünleri genellikle kanser hastalarına besin takviyesi olarak pazarlanmaktadır.

Bazı araştırmalar, bu takviyelerin kanser tedavisine müdahale edebileceğini ve kan şekeri düzeylerini olumsuz etkileyebileceğini göstermektedir. Başka bir raporda, bazı antioksidan takviyelerinin konvansiyonel radyasyon tedavilerinin etkinliğini azalttığı bulunmuştur.

Mangosten takviyeleri genellikle antioksidan potansiyelleri için pazarlandığından, dikkatli olmak gerekir.

Gastrointestinal sorunlara neden olabilir

Bazı araştırmalarda denekler, yirmi altı hafta boyunca mangosten tükettikten sonra gastrointestinal semptomlar yaşamıştır. Bu semptomlardan bazıları şişkinlik, ishal, reflü ve kabızlığı içeriyordu.

Sedasyona neden olabilir

Mangosten türevleri sıçanlarda depresyon ve sedasyona neden oldu. Etkiler aynı zamanda motor aktivitesinde azalmaya neden olmuştur. Bununla birlikte, bu etkileri oluşturmak için insanlarda daha fazla çalışmaya ihtiyaç vardır.

Alerjiye neden olabilir

Mangostenin alerjiye neden olabileceğine dair sınırlı kanıt vardır. Ancak anekdot kanıtları, meyveye duyarlı insanlarda reaksiyonlara neden olabileceğini düşündürmektedir. Mangosten kullandıktan sonra herhangi bir reaksiyon yaşarsanız, almayı bırakın ve doktora başvurun.

Gebelikte komplikasyonlara neden olabilir

Hamilelik veya emzirme sırasında mangosten güvenliği henüz belirlenmemiştir. Bu nedenle, güvenlik açısından bu dönemde kullanmaktan kaçının. 

Mangostenin olumsuz etkilerinin çoğu henüz somut araştırmalarla belirlenmemiştir.

Yazıyı Paylaşın!!!

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir