Yorucu bir iş gününün sonunda televizyonun karşısına geçip, ayaklarınızı uzatıp bir fincan kahve içmeye ne dersiniz?
Harika rahatlatıcı bir fikir. Bizi rahatlatan bu fikrin kahramanı kahvenin, sanılanın aksine kanıtlanmış birçok yararı vardır.
Tabi aşırı kaçmamak kaydıyla. Her şeyin fazlasının zarar olduğu gibi kahvenin fazlası da öyle ki, yıllarca “kahve içmek zararlıdır” düşüncesini belleklerimize kazıyan da bu fazla tüketimin eseri olsa gerek.
Kahve doğru tüketildiğinde gerçekten sağlık yararı olan bir içecektir. Sağlıklı besinler ve antioksidanlar içerir.
İşte “kahve içmek zararlı mı”, “kahve yağ yakar mı”, “kahve içmek kilo verdirir mi”, “kahve içmenin faydaları neler” gibi merak edilen soruların cevapları…
Kahve İçmenin Yararları Nelerdir?
Güçlü antioksidanlar içerir
Vücudumuz, proteinler ve DNA gibi önemli moleküllere zarar verebilecek serbest radikaller tarafından sürekli saldırı altındadır.
Antioksidanlar, serbest radikalleri etkisiz hale getirebilir, böylece yaşlanmaya ve kısmen oksidatif stresin neden olduğu kanser dahil birçok hastalığa karşı koruma sağlar.
Kahve, özellikle hidrosinnamik asitler ve polifenoller dahil olmak üzere birçok güçlü antioksidan açısından zengindir.
Hidrosinnamik asitler, serbest radikalleri nötralize etmede ve oksidatif stresi önlemede çok etkilidir.
Enerji verir ve zihin fonksiyonları geliştirir
Kahve, enerji seviyenizi yükselterek, daha az yorgun hissetmeyi sağlar. Kahvede bulunan kafein uyarıcı maddesi dünyada en çok tüketilen psikoaktif maddedir.
Kahve içtikten sonra kafein, kan dolaşımınca emilir. Oradan beyne iletilir ve beyindeki nöronların ateşlemesi artar.
Çalışmalar kontrollü kahve içmenin bellek, ruh hali, uyanıklık, enerji seviyeleri ve bilişsel işlev gibi beyin fonksiyonlarını geliştirdiğini belirtmektedir.
Kahve yağ yakmaya yardımcı olur
Kafein maddesinin ticari yağ yakma takviyelerinde kullanıldığını biliyor muydunuz?
Bunun iyi bir sebebi var. Kafein doğal yollardan yağ yakmaya yardımcı olur. Çeşitli çalışmalar kafeinin metabolizma hızını artırdığını da belirtmektedir.
Fiziksel performansı geliştirmeye yardımcı olur
Kafein, kandaki adrenalin seviyesini artırır. Yağ dokularındaki yağ asitlerinin serbest kalmasını sağlar. Bu yüzden spor yapmaya başlamadan yarım saat önce kahve içmek faydalıdır.
Kahve temel besinler içerir
Kahve, riboflavin, pantotenik asit, mangan, potasyum, magnezyum ve niasin dahil olmak üzere birçok önemli besin içerir.
Kahve tip II diyabet riskini azaltır
Tip II diyabet şu anda dünya çapında yaklaşık 300 milyon kişiyi etkileyen devasa bir sağlık sorunudur. İnsülin direnci bağlamında yüksek kan şekeri ile seyreden bir hastalıktır.
Çalışmalar kahve içenlerin bu hastalığa yakalanma riskinin %23-50 arasında daha düşük olduğunu tespit etmiştir.
Alzheimer hastalığına karşı koruma sağlar
Alzheimer hastalığı genellikle 65 yaş üstündekileri etkiler ve ne yazık ki bilinen bir tedavisi yoktur.
Ancak sağlıklı beslenme ve egzersiz gibi etkinliklerle bu hastalığı engelleyebilir veya geciktirebilirsiniz.
Yapılabilecekler arasına kahve içmeyi de ekleyebilirsiniz. Çalışmalar kahve içenlerin bu hastalığa yakalanma riskinin %65 daha düşük olduğunu tespit etmiştir.
Parkinson, beyinde dopamin üreten nöronların ölmesinden kaynaklanır. Aynı Alzheimer gibi bilinen bir tedavisi yoktur. Sık kahve tüketenlerin bu hastalığa yakalanma riskinin %60 düşük olduğu belirlenmiştir.
Karaciğer üzerinde koruyucu etkileri vardır
Karaciğer, vücutta yüzlerce önemli fonksiyonu yürüten inanılmaz bir organdır. Hepatit, yağlı karaciğer hastalıkları gibi yaygın hastalıklar bu organı etkilemektedir. Bunlardan biri olan siroz, kahve içenlerde %80 daha düşük risk teşkil ediyor.
Depresyonla savaşarak mutlu hissetmeyi sağlar
Depresyon yaşam kalitesini azaltan ciddi bir ruhsal bozukluktur ve yaygın bir hastalıktır. Kahve, depresyon gelişme riskini düşürerek, intihar eğilimini azaltır.
Kahve içenler bazı kanser türlerine daha az yakalanıyor
Kanser dünyada en çok ölümlerin yaşandığı, kontrolsüz hücre büyümesi ile ortaya çıkan bir hastalıktır. Çalışmalar kahve içenlerin karaciğer ve kalın bağırsak kanserine(kolorektal kanser)yakalanma riskinin düşük olduğunu tespit etmiştir.
Kalp hastalıkları ve felç riskini azaltır
Genellikle kafeinin kan basıncını artırdığı iddia edilir. Bu doğrudur ancak etkisi küçüktür ve kahve içtikten sonra kaybolur. Kahve içenlerde kalp hastalıkları ve felç riskinin daha düşük olduğu hesaplanmıştır.
Mideyi temizler
Mide, tüketilen tüm besinleri işleyen organdır. Bu hayati işlevi yerine getirirken mide, toksin birikimine oldukça yatkındır.
Kahve, midenin içindeki tüm toksinlerin idrar yoluyla atılmasına yardımcı olan mükemmel bir idrar söktürücüdür; bu yüzden çoğu kişi birkaç fincan kahve içtikten sonra daha sık idrara çıkar.
Bu nedenle mideyi detoksifiye etmek ve sağlıklı hale getirmek için mükemmel bir içecektir.
Gut hastalığına karşı korur
Gut hastalığı, iltihaplanma ve ağrı ile ilişkili bir artrit şeklidir. Gut, kandaki ürik asit seviyelerinin artması sonucu eklemlerde kristalleşmeye ve ürik asit birikmesine neden olur.
Kahvede bulunan yüksek miktarda antioksidan, fazla ürik asidin atılmasına yardımcı olur ve gut semptomlarını önemli ölçüde hafifletir. Düzenli olarak kahve içen kişilerde gut gelişme riski % 57 daha azdır.
Kahve uzun yaşamayı sağlar
Kahve içenlerde ani ölüm riskinin düşük olduğunu belirten çalışmalar vardır. Kahve ile uzun bir ömür sizi bekliyor.
Kahvenin cilde faydaları
Selülit oluşumunu azaltır
Kahve, ciltte selülit görünümünü azaltmaya yardımcı olabilir. Cildin altındaki kan damarlarını genişleterek ve genel kan akışını iyileştirerek selüliti azaltır.
Yaşlanma karşıtı etkiye sahiptir
Doğrudan cilde kahve sürmek güneş lekelerinin, kızarıklığın ve ince çizgilerin görünümünü azaltmaya yardımcı olabilir.
Cilt kanserini önler
Kahve, trigonellin adı verilen önemli bir bileşiğin parçalanması sayesinde zengin bir B3 vitamini (niasin) kaynağıdır.
Bununla birlikte, trigonellin, kahve çekirdekleri kavrulduktan sonra niasine ayrılır. Cilt Kanseri Vakfı’na göre, niasin melanom dışı deri kanserleri önlemede yararlı olabilir.
Akne tedavisini destekler
Yara veya sık cilt enfeksiyonları durumunda, düzenli kahve tüketimi, zararlı bakterilerden kaynaklanan sorunlarla mücadeleye yardımcı olabilir. Kahvedeki CGAS hem anti-inflamatuar hem de anti-bakteriyel özelliklere sahiptir.
Kahve telvesinin doğal pul pul dökülmesiyle birleştiğinde, tüm bu faydalar toplu olarak sivilceyle savaşabilir.
Göz altındaki koyu halkaları azaltır
Kahve, göz altındaki inatçı koyu halkaların tedavisine de yardımcı olabilir. Bunun nedeni, kahvede bulunan kafein içeriğinin koyu halkalara katkıda bulunan kan damarlarını genişletmeye yardımcı olduğu düşüncesidir.
– Yarım çay kaşığı kahve telvesi ve zeytinyağı karıştırın. Elinize küçük bir macun yapmak için birkaç damla su ekleyin.
– Gözlerinizin altına ovalamadan hafifçe vurun.
– Karışımı beş ila on dakika bekletin.
– Maskeyi suyla durulayın veya yumuşak bir bezle hafifçe silin. Gerektiği kadar sık tekrar edin.
Güneş sonrası bakım sağlar
Kahvenin aynı yaşlanma karşıtı faydaları, güneş sonrası bakım için de kullanılabilir. Burada önemli olan, güneş yanığı cildin rahatlayacağı şekilde bakım yapmaktır.
Güneş yanığı için kahve bazlı cilt tedavisi şu şekilde yapılabilir:
– Bir fincan taze kahve hazırlayın. Ardından soğuk suyla seyreltin.
– Suya yumuşak bir bez veya kağıt havlu koyun ve fazlalıkları sıkın.
– Kızarıklık ve şişlik azalmaya başlayana kadar günde birkaç kez tekrarlayın.
Kahve İçmek Zayıflatır mı?
Kafein dünyada en çok tüketilen uyarıcı maddedir. Kahve, soda, çay, enerji içecekleri ve çikolata da dahil olmak üzere kafein içeren içecek ve yiyecekler çok tercih edilmektedir.
İnsanlar genellikle kendilerine enerji verdiği ve uyanıklık düzeylerini artırdığı için kafein tükettiklerini belirtiyorlar.
Bununla birlikte kafeinin kilo verme açısından faydaları da incelenmiştir. Kafeinin metabolizmayı uyardığı ve iştahı bastırdığına dair kanıtlar vardır.
Kahve uyarıcılar içerir
Kahve çekirdeklerinde bulunan biyolojik olarak aktif birçok madde, son içeceğe dönüşür.
Birkaçı metabolizmayı etkileyebilir:
Kafein: Kahvenin ana uyarıcısı.
Theobromine: Kakaodaki ana uyarıcı; ayrıca kahvede daha küçük miktarlarda bulunur.
Teofilin: Hem kakaoda hem de kahvede bulunan başka bir uyarıcı; astımı tedavi etmek için kullanılmıştır.
Klorojenik asit: Kahvede biyolojik olarak aktif ana bileşiklerden biridir; karbonhidrat emilimini yavaşlatmaya yardımcı olabilir.
Bunlardan en önemlisi, çok güçlü olan ve üzerinde iyice çalışılmış olan kafeindir.
Kafein, adenozin adı verilen inhibe edici bir nörotransmitteri bloke ederek çalışır.
Kafein, adenozini bloke ederek nöronların ateşlenmesini, dopamin ve norepinefrin gibi nörotransmiterlerin salınımını artırır. Bu da sizi daha enerjik ve uyanık hissettirir.
Bundan dolayı kahve, aktif kalmaya yardımcı olur. Egzersiz performansını ortalama olarak % 11–12 artırabilir.
Kahvenin kalorisi düşüktür
Kilo vermeye çalışırken, bir kalori açığı yaratmak gerekir. Bunu fiziksel aktiviteyi artırarak veya daha az kalori tüketerek yapabilirsiniz.
Kalori alımını azaltmanın kolay bir yolu, düşük kalorili içecekleri içmektir. Örneğin, 1 fincan (240 ml) yüksek kalorili, şekerle tatlandırılmış bir içeceği aynı miktarda suyla değiştirmek, 6 ayda 4 pound (1,9 kg) kilo kaybına neden olabilir.
Kahve tek başına çok düşük kalorili bir içecektir. Aslında, 1 fincan (240 ml) demlenmiş kahvede sadece 2 kalori vardır.
Bununla birlikte, kahve, şeker, süt veya başka herhangi bir içerik eklemeden, siyah olarak içerseniz bu küçük kalori miktarını içerir.
Toplam kalori alımını azaltmak ve yağ yakmak için, soda , meyve suyu veya çikolatalı süt gibi yüksek kalorili içecekleri sade kahve ile değiştirin.
Kahve yağ dokularını harekete geçirir
Kafein, yağ yakmak için sinir sistemini uyararak yağ hücrelerine doğrudan sinyal gönderir. Kafein kanda bulunan serbest yağ asitlerini kullanılabilir hale getirerek yağ dokularının yakılmasını sağlar.
Kahve metabolizmayı hızlandırır
Metabolizma hızı dinlenme halindeyken yakılan kalori miktarıdır. Metabolizma hızının yüksek olması kilo vermede önemli bir etkendir.
Fakat hızlı bir metabolizmaya sahip olmak kolay bir iş değildir.
Çalışmalar kahvenin metabolizma hızını %3-11 oranında artırdığını desteklemektedir. Metabolizma hızının artması ise yağların daha hızlı yakılması anlamına gelir.
Aynı zamanda çalışmalar kafeinin egzersiz performansını %11- 12 oranında artırdığını gösteriyor. Bu yüzden egzersize başlamadan yarım saat önce kahve içmeniz öneriliyor.
Kafein iştahı azaltır
Kafein iştahı azaltmaya yardımcı olabilir.
İştah, öğünlerin besin bileşimi, hormonlar ve aktivite seviyeleri dahil olmak üzere birçok farklı faktör tarafından kontrol edilir. Kafeinli kahve içmek, açlık hormonu olan ghrelin seviyelerini azaltabilir.
Ek olarak, araştırmalar, kafeinli kahve içmenin, içmemeye kıyasla gün boyunca tükettiğiniz kalori miktarını azaltabileceğini göstermektedir.
Uzun vadede zayıflatır
Kafein kısa vadede metabolizma hızını artırarak yağ yakımını teşvik eder. Fakat burada küçük bir detaya dikkat çekmek istiyorum. İnsanlar zamanla kafeinin etkilerine karşı bağışıklık geliştirirler.
Yani uzun süre kahve içenlerde kafeinin yağ yakma etkisi azalabilir. Uzun vadede ancak şöyle bir etkisi olabilir: İştahınızı kapattığı için daha kolay zayıflayabilirsiniz.
Örneğin; yüksek kalorili içecekler yerine kahve içerseniz en az 200 kalori daha az almış olursunuz. Bu durumda kafein kalori alımını azaltmak bakımından zayıflamada etkili olabilir.
Uzun vadede kafeinin etkilerinden yararlanmak için 2 hafta kahve içip, iki hafta ara verme yöntemini uygulayabilirsiniz.
Çok Fazla Kahve İçmenin Zararları
Kahvenin faydaları sayısız olmasına rağmen, fazla kahve içmenin bazı olumsuz etkileri vardır.
Kafeinin, özellikle kafeine duyarlı kişilerde bazı zararlı sağlık koşullarına neden olduğu bulunmuştur.
– Kahve çok asidik olduğu için mide ekşimesine ve asitliğe neden olur. Bu, kahvenin yaygın olumsuz etkilerinden biridir. Kahvenin ayrıca mide ve bağırsak zarına zarar vererek mide ülserlerine neden olduğu bulunmuştur.
– Kafein, popüler bir duygudurum arttırıcı olmasına rağmen, aynı zamanda vücutta artan stres hormonu seviyelerine de bağlıdır. Bu huzursuzluğa ve endişeye neden olur.
– Kahve mükemmel bir idrar söktürücüdür ancak fazla tüketildiğinde su kaybına ve yorgunluğa neden olabilir. Ciltteki nemi emebilir ve ciltte kuruluğa ve sertliğe neden olabilir.
– Kafein uyanıklığı artırdığı için uykusuzluğun önde gelen nedenlerinden biridir. Son fincan kahveyi yatmadan en az 6 saat önce içmeniz önerilir.
– Bazı insanlar kafeine karşı daha hassastır. Düzenli kahve tüketmeyen insanlar kafeinin etkilerine karşı daha hassas olacaktır.
Sağlıklı bir şekilde kilo vermek için uygun bir diyet programı ve egzersize odaklanmalısınız. Bu programa kahveyi de eklerseniz zayıflamanızı kolaylaştırırsınız.
Kahve içmek bazı kişilerde iştah keser. Siz de nasıl bir etki yapıyor?
