Anasayfa » Hastayken Ne Yemeliyiz? Hastayken Spor Yapılır mı?

Hastayken Ne Yemeliyiz? Hastayken Spor Yapılır mı?

İster bir hastalık olsun, isterse ameliyattan sonra iyileşiyor olun, yediğiniz yiyecek ve içecekler iyileşmenize yardımcı olacak ya da iyileşmenizi engelleyecektir. 

Meyveler, sebzeler, sağlıklı yağlar ve protein kaynakları gibi birçok yiyeceğin iltihabı azalttığı, bağışıklık fonksiyonunu iyileştirdiği, iyileşmeyi desteklediği ve vücuda iyileşmek için gerekli olan yakıtı sağladığı bilinmektedir. 

Aşağıda “hastalık sırasında iyileşmeyi kolaylaştırması açısından yenebilecek yiyecekler” ve “hastayken spor yapmak” konularında bilgi verilecektir.

Hastayken Ne Yenir?

yeşil yapraklı sebzeler nasıl olur

Yapraklı yeşil sebzeler

Lahana, ıspanak, roka ve pazı gibi yeşil yapraklı sebzeler, iltihabı azaltan, bağışıklık fonksiyonunu geliştiren ve yara iyileşmesini iyileştiren besinlerle doludur. Bundan dolayı hastalıktan iyileşme döneminde mutlaka yenmesi gereken yiyeceklerdendir.

Yeşil yapraklı sebzeler, tümü bağışıklık fonksiyonu ve genel sağlık için gerekli olan C vitamini, manganez, magnezyum, folat ve provitamin A bakımından yüksektir.

Aynı zamanda güçlü anti-inflamatuar ve bağışıklığı destekleyici özelliklere sahip polifenol antioksidanlar açısından da zengindir.

Yumurta

Ameliyattan sonra vücudun proteine ihtiyacı vardır. Yumurta, mükemmel bir emilebilir protein kaynağı olmakla birlikte bağışıklık sağlığını ve yara iyileşmesini destekleyen besinler içerir.

Bütün yumurta, tümü hayati bağışıklık rolleri oynayan A ve B12 vitaminlerinin yanı sıra çinko, demir ve selenyum da içerir.

Somon 

Somon, protein, B vitaminleri, selenyum, demir, çinko ve omega 3 yağları sağlar. Araştırmalar, omega 3 yağlarının yara iyileşmesini destekleyebileceğini, bağışıklık tepkisini artırabileceğini ve ek formda alındığında iltihabı azaltabileceğini göstermektedir.

85 gramlık vahşi yakalanmış somon, iltihaplanma ve bağışıklık tepkisini düzenleyen bir mineral olan selenyum için günlük ihtiyacın % 70’inden fazlasını sağlar.

Dutsu meyveler

Dutsu meyveler, vücudun iyileşmesini desteklemeye yardımcı olabilecek besinler ve bitki bileşikleri ile doludur.

Örneğin, dutsu meyveler vücudumuzdaki en bol protein olan kolajen üretimini uyararak yara iyileşmesini teşvik eden bol miktarda C vitamini sağlar.

Ayrıca, anti-inflamatuar, antiviral ve bağışıklık destekleyici etkilerine ek olarak, bu meyvelere canlı rengini veren bitki pigmentleri olan antosiyaninler gibi antioksidanları da içerir.

Kuruyemiş ve tohumlar

Badem, ceviz, fındık, ayçiçeği tohumu ve kenevir tohumu gibi kuruyemiş ve tohumlar, hastalıktan iyileşme sürecinde vücudumuzu beslemek için mükemmeldir. Bu besinler bitki bazlı protein, sağlıklı yağlar ve iyileşmeyi destekleyen vitamin ve mineraller sağlar.

Örneğin, kabuklu yemişler ve tohumlar iyi bir çinko, E vitamini, manganez ve magnezyum kaynağıdır. E Vitamini, vücudumuzda hücresel hasara karşı koruyan bir antioksidan görevi görür. Bağışıklık sağlığı için de kritik öneme sahiptir.

Bazı araştırmalar, sağlıklı E vitamini seviyelerinin, enfeksiyon ve hastalıklarla savaşmaya yardımcı olan doğal öldürücü hücreler (NK hücreleri) gibi koruyucu bağışıklık hücrelerinin işlevini iyileştirebileceğini belirtmektedir.

Kümes hayvanları 

Proteinin yapı taşları olan spesifik amino asitler, yara iyileşmesinde ve bağışıklık fonksiyonunda önemli rol oynar.

  Ginkgo Biloba Nedir, Nasıl Kullanılır? Faydaları ve Zararları

Tavuk ve hindi dahil olmak üzere kümes hayvanları, hastalıktan iyileşmeye yardımcı olabilecek iki amino asit olan glutamin ve arginin paketler.

Glutamin, hastalık ve yaralanma gibi stres zamanlarında hücresel koruma sağlarken, arginin kollajen üretimine ve yara iyileşmesine yardımcı olur. Arginin stres, yaralanma ve hastalık zamanlarında hızla tükenir ve bu amino asidin yeterli alımı daha da önemli hale gelir.

Sakatatlar

Sakatat etleri, yenilebilecek en besleyici gıdalardan bazılarıdır. Bağ dokusu ve kollajen üretimi için gerekli olan A vitamini, demir, çinko, B vitaminleri ve bakır dahil olmak üzere birçok bağışıklığı destekleyici besin maddesine sahiptirler.

Uygun bağışıklık hücresi tepkisi için gerekli olan A vitamini, iltihaplı hücrelerin yok edilmesine yardımcı olur, cilt sağlığı ve yara iyileşmesi için kritik öneme sahiptir.

Ek olarak, sakatatlar ameliyat ve hastalık sonrası iyileşme için gerekli olan mükemmel bir protein kaynağıdır. 

brokoli ve karnabahar

Turpgil sebzeler

Karnabahar, brokoli, Brüksel lahanası ve lahana gibi turpgil sebzeler, etkileyici sağlık yararları ile bilinir. Çok çeşitli vitamin, mineral ve antioksidan içeriği sayesinde hastalıktan iyileşmeyi destekler.

Turpgil sebzeler, vücudumuzun izotiyosiyanatlara dönüştürdüğü bileşikler olan glukozinolatlar içerir. İzotiyosiyanatların, inflamasyonu baskılayarak, bağışıklık savunmasını aktive ederek ve enfekte hücrelerde ölümü tetikleyerek bağışıklık sağlığını geliştirdiği belirtilmektedir.

Kabuklu deniz ürünleri 

İstiridye, midye ve karides gibi kabuklu deniz ürünleri, iyileşmeyi destekleyebilecek besinlerle – özellikle çinko – yüklüdür.

Çinko, sağlıklı bağışıklık fonksiyonu için çok önemlidir. Bu mineral aynı zamanda iyileşmeyi hızlandırmaya ve yara iyileşmesini desteklemeye yardımcı olabilir, bu da kabuklu deniz ürünlerini ameliyattan sonra iyileşmek için harika seçenekler haline getirir.

Tatlı patates

Tatlı patates gibi sağlıklı yüksek karbonhidratlı yiyecekleri yemek, tatlı hastalıktan iyileşme için önemlidir. Karbonhidratlar yalnızca hücrelerin iyileşmesi için ihtiyaç duyduğu enerjiyi sağlamakla kalmaz aynı zamanda yara onarımına yardımcı olan heksokinaz ve sitrat sentaz gibi enzimleri de sağlar.

Yetersiz karbonhidrat tüketimi ise, yara iyileşmesini bozabilir ve iyileşmeyi geciktirebilir.

Hastayken Spor Yapılır mı?

Düzenli egzersiz, vücudumuzu sağlıklı tutmanın mükemmel bir yoludur. Bir çalışmada, şeker hastalığı ve kalp hastalığı gibi kronik hastalık riskini azalttığı, kilo kontrolüne yardımcı olduğu ve bağışıklık sistemini güçlendirdiği belirtilmiştir.

Egzersizin sağlıkta önemli bir rol oynadığı şüphe götürmez bir gerçek olsa da, “hasta olunca spor yapılır mı?” İşte sorunun cevabı…

Hastalanınca spor yapmak

Egzersiz sağlıklı bir alışkanlıktır ve normal koşullarda, hava kötü olduğunda bile, çalışmaya devam etmek istersiniz. Bazı durumlarda bu mükemmel olabilir ancak bazı belirtiler yaşıyorsanız, zararlıdır.

Birçok uzman spor yapmaya devam edilip edilmemesi gerektiği konusunda “boyun üstü” kuralını kullanır. Buna göre, sadece burun tıkanıklığı, hapşırma veya kulak ağrısı gibi boynun üstünde olan belirtiler yaşıyorsanız, muhtemelen spor yapabilirsiniz.

Öte yandan, mide bulantısı, vücut ağrıları, ateş, ishal, öksürük veya göğüs tıkanıklığı gibi boyun bölgesinin altında belirtiler yaşıyorsanız, kendinizi iyi hissedene kadar spora ara vermelisiniz.

  Kaju Sütü Nedir, Nasıl Yapılır, Faydaları Neler?

Spora Hangi Durumlarda Devam Edilir?

Aşağıdaki belirtilerle spora devam etmek büyük olasılıkla güvenlidir ancak emin değilseniz doktora danışmakta yarar vardır.

Hafif Soğuk Algınlığı

Hafif soğuk algınlığı, burunda ve boğazda oluşan viral bir enfeksiyondur. Semptomları, kişiden kişiye farklılık gösterse de, soğuk algınlığı olan bir çok kişi burun tıkanıklığı, baş ağrısı, hapşırma ve hafif öksürük yaşar.

Hafif soğuk algınlığında, enerjiniz varsa, spora devam edebilirsiniz. Kendinizi halsiz hissettiğiniz durumlarda egzersizin yoğunluğunu azaltıp süresini kısaltabilirsiniz.

Hafif soğuk algınlığı ile egzersiz yapmak genelde iyi olsa da, mikropları başkalarına bulaştırıp hastalanmalarına neden olabileceğinizi unutmayın.

Kulak ağrısı

Kulak ağrısı, birinde veya her iki kulakta bulunabilen keskin, mat veya yanan bir ağrıdır. Çocuklarda kulak ağrısı yaygın olarak enfeksiyona bağlıdır ancak yetişkinlerde kulak ağrısı, boğazdaki gibi başka bir alanda meydana gelen ağrı nedeniyle oluşur.

Kulak ağrısı, sinüs enfeksiyonları, boğaz ağrısı, diş enfeksiyonu veya basınç değişikliklerinden kaynaklanabilir. Kulak ağrısı ile spor yapmak, denge durumu etkilenmediği ve enfeksiyon ortadan kaldırıldığı sürece güvenli sayılır.

Bazı kulak enfeksiyonları dengenizi kaybetmeye ve ateş gibi belirtilere neden olur ki böyle durumlarda egzersiz güvenli sayılmaz. 

Burun tıkanıklığı

Burun tıkanıklığı rahatsız edici bir durumdur. Eğer ateş, öksürük veya göğüs tıkanıklığı gibi başka semptomlarla birlikte burun tıkanıklığı yaşıyorsanız, belli bir süre spora ara vermelisiniz.

Ancak sadece burun tıkanıklığı yaşıyorsanız egzersize devam edebilirsiniz. Hatta egzersiz yapmanız, burun kanallarını açmanıza yardımcı olur, daha iyi nefes almanızı sağlar.

Hafif boğaz ağrısı

Boğaz ağrısı genellikle soğuk algınlığı veya grip gibi viral enfeksiyonlardan kaynaklanır. Boğaz ağrısıyla birlikte ateş, öksürük veya yutma zorluğu gibi bir durum söz konusuysa, doktor size iyi olduğunuzu söyleyinceye kadar egzersizi bırakmalısınız.

Ancak yaygın soğuk algınlığı veya alerji gibi nedenlerden dolayı hafif bir boğaz ağrısı yaşıyorsanız, muhtemelen emniyetli bir şekilde spor yapmak mümkündür.

Yorgunluk ve tıkanıklık gibi yaygın soğuk algınlığı ile birlikte görülen diğer semptomları yaşıyorsanız, normal egzersiz rutininin yoğunluğunu azaltın.

Sporun Önerilmediği Durumlar

Hafif soğuk algınlığı veya kulak ağrınız olduğunda, egzersiz genellikle zararsızdır ancak aşağıdaki belirtilerden herhangi biriyle karşılaştığınızda spor yapmanız tavsiye edilmez.

Ateş

Ateşiniz olduğunuzda, vücut ısınız normal aralığının üstüne yükselir. Ateş, birçok durumdan kaynaklanabilir ancak en sık bakteri veya viral enfeksiyon tetiklemektedir.

Ateş zayıflık, dehidrasyon, kas ağrıları ve iştah kaybı gibi nahoş semptomlara neden olabilir. Ateşiniz yüksekken çalışmak, dehidratasyon riskini arttırır ve ateşi daha da kötüleştirebilir.

Buna ek olarak, ateşin olması kas kuvvetini ve dayanıklılığı azaltır ve hassasiyet ve koordinasyonu bozarak yaralanma riskini artırır. Bu nedenlerden dolayı, ateşiniz olduğunda spor yapmamak gerekir.

Öksürük

Bazen öksürük, vücudun hava yollarındaki tahriş edici maddelere veya sıvılara verilen normal bir cevaptır ve vücudun sağlıklı kalmasına yardımcı olur. Ancak, öksürüğün daha sık görülen durumları, soğuk, grip veya hatta pnömoni gibi solunum yolu enfeksiyonu semptomları olabilir.

  Bitkisel Güzellik Sırları - Bitkilerle Doğal Cilt Bakımı

Boğazda gıcıklanma ile ilişkili bir öksürük spora ara vermek için bir neden değilken, daha kalıcı bir öksürük dinlenmeniz gerektiğinin bir işareti olabilir.

Sürekli öksürük, egzersiz sırasında kalp atış hızı yükseldiğinde derin nefes almayı zorlaştırabilir. Bu durumda nefes darlığı ve yorulma olasılığı daha yüksektir.

Balgamlı bir öksürük, enfeksiyona ya da dinlenme gerektiren başka bir tıbbi duruma işaret edebilir ve doktor tarafından tedavi edilmelidir.

Mide rahatsızlıkları

Midede oluşan ve sindirim sistemini etkileyen hastalıklar, ciddi semptomlara neden olabilir. Bulantı, kusma, ishal, ateş, mide krampları ve iştah azalması mide sorunlarıyla ile ilgili yaygın semptomlardır.

İshal ve kusma, bedensel aktivitenin kötüleşmesine neden olan dehidrasyon riskini artırır. Bir mide rahatsızlığınız olduğunda halsiz hissetmek, yaygın bir antrenmanda yaralanma olasılığını artırır.

Mide rahatsızlığınız varsa, hafif egzersiz veya evde yoga yapmak en güvenli seçeneklerdir.

Grip Belirtileri

Grip solunum sistemini etkileyen bulaşıcı bir hastalıktır. Ateş, titreme, boğaz ağrısı, vücut ağrıları, yorgunluk, baş ağrısı, öksürük ve tıkanıklık gibi semptomlara neden olur.

Grip, enfeksiyonun seviyesine bağlı olarak hafif veya şiddetli olabilir. Ciddi vakalarda ölüme bile neden olabilir. Gribe yakalanan herkesin ateşi bile olmayabilir ancak bu kişilerde dehidrasyon riski artar.

Grip durumunda, yoğun egzersiz yaparsanız, gribi uzatabilir ve iyileşmenizi geciktirebilir. Bunun nedeni, koşu veya yüksek yoğunluklu aktivitelere katılmak geçici olarak vücudun bağışıklık tepkisini baskılar.

Gribe olduğunuzda, belirtileri yaşıyorken spora ara vermeniz en iyisidir.

Spor Yapmaya Ne Zaman Devam Edilmeli?

Hastalandıktan sonra ne zaman spor yapmaya devam etmeliyiz?

Düzenli egzersiz, bağışıklık sistemini güçlendirerek, ilk etapta hastalık riskini azaltabilir. Bununla birlikte, egzersiz rutininize dönmeden önce vücudunuzun bir hastalıktan tamamen kurtulması önemlidir ve uzun süre çalışamayacak olsanız bile bunu kendinize dert etmeyin.

Bazı insanlar spor salonundan bir kaç gün uzak kaldıklarında kas ve güç kaybına uğrayacaklarını düşünüyorlar ancak durum böyle değil.

Hastalık belirtileriniz azaldıkça, günden güne daha fazla fiziksel aktivite uygulamaya başlayın, aşırıya kaçmamaya özen gösterin.

Spor salonunda ilk gününüzde düşük yoğunluklu, daha kısa bir egzersizle başlayın ve egzersiz yaparken su içmeyi unutmayın.

Yazıyı Paylaşın!!!

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir