Alzheimer Belirtileri – Alzheimer Hastalığına Ne İyi Gelir?

Alzheimer hastalığı, en yaygın demans türüdür. Bu hastalık beynin hatırlama, düşünme ve uygun şekilde hareket etme becerisinde sorunlara neden olur. Alzheimer belirtileri arasında kafa karışıklığı, sıradan işleri yapmada zorlanma, iletişim sorunları, odaklanma zorluğu bulunur.

Hastalık uzun sürede gelişir. Alzheimer belirtileri yaşlandıkça şiddetlenir ve sonunda kişi, günlük işlerini yapamaz hale gelir. Hastalık genellikle 65 yaşın üzerindeki kişilerde görülse de, hastalığı daha erken yaşlarda geliştirenler de vardır. Bazıları hastalıkla 20 yıl kadar yaşayabilirken, ortalama yaşam süresi ise sekizdir.

Bu hastalığın modern çağ hastalığı olduğu düşünülüyor ve 2050 yılına kadar 16 milyon insanı etkileyeceği tahmin ediliyor.

alzheimer belirtileri
Alzheimer belirtileri

Alzheimer Neden Olur?

Dejeneratif beyin bozukluğu olan Alzheimer nedenleri ile ilgili çalışmalar devam ediyor ve her geçen gün yeni şeyler öğreniliyor. Şu anda, sadece hastalığın ayırt edici özelliği olan nöronal hasarın altında yatan nedenler belirlenebiliyor. Gerçekte neyin neden olduğuna dair kapsamlı bir bilgi yok. Alzheimer hastalığının bilinen sebepleri şu şekilde sıralanabilir;

  • Beta-amiloid plak

Alzheimer hastalarının çoğunun beyninde yüksek konsantrasyonlarda beta-amiloid proteinleri görülür. Bu proteinler, nöronal yollarda plağa dönüşerek beynin işlevini bozar.

  • Tau proteini düğümleri 

Alzheimer hastalarının beyinlerindeki beta-amiloid proteinlerinin plağa toplanması gibi, tau proteinleri de beynin çalışmasını etkileyen nörofibriler yumaklar (NFT) oluşturur. Tau, NFT adı verilen saç benzeri demetler halinde geliştiğinde, taşıma sistemini bloke eder ve hücre gelişimini engeller. Ardından sinaptik sinyaller başarısız olur. Tau protein düğümleri, Alzheimer hastalığının ikinci ayırt edici özelliğidir ve bu nedenle bu bozukluğu inceleyen araştırmacılar için önemli bir odak alanıdır.

  • Glutamat ve asetilkolin 

Beyin, nöronlar arasında sinyal göndermek için nörotransmiterler adı verilen kimyasalları kullanır. Glutamat aşırı aktif olduğunda, hafıza ve bilişten sorumlu olan nöronlar üzerinde stres yaratır. Zehirli stres seviyeleri, nöronların uygun şekilde çalışamayacağı veya bozulabileceği anlamına gelir. Asetilkolin, beyindeki öğrenme ve hafızaya yardımcı olan başka bir nörotransmiterdir. Asetilkolin reseptörlerinin etkinliği azaldığında, nöronal duyarlılık azalır. Bu da nöronların gelen sinyalleri alamayacak kadar zayıf olduğu anlamına gelir.

  • İltihap

İltihap, vücudun doğal iyileşme sürecinin bir parçası olduğunda faydalıdır. Fakat koşullar kronik iltihaplanma yaratmaya başladığında ciddi sorunlar ortaya çıkabilir. Sağlıklı bir beyin, mikrogliayı patojenlere karşı korumak için kullanır. Birisi Alzheimer hastası olduğunda, beyin tau düğümlerini ve beta-amiloid proteinlerini, patojenler olarak algılar ve Alzheimer’ın ilerlemesinden sorumlu olan kronik bir nöro inflamatuar reaksiyonu tetikler.

  • Kronik enfeksiyonlar

İnflamasyon, Alzheimer hastalığına katkıda bulunan bir faktördür. İnflamasyona neden olan herhangi bir hastalık yaşlılarda, bunama veya Alzheimer gelişimine katkıda bulunabilir. Alzheimer ile ilişkili bu enfeksiyonlar arasında insan herpes virüs 1 ve 2 (HHV-1/2), sitomegalovirüs (CMV), picornavirüs, Borna hastalığı virüsü, klamidya pneumoniae, Helicobacter pylori, Borrelia spirochetes (Lyme hastalığı), porfirromonas gingivalis ve Treponema bulunur. 

Alzheimer Belirtileri

Alzheimer hastalığı dejeneratiftir, yani zamanla kötüleşir. Nöron adı verilen beyin hücreleri ile diğer beyin hücreleri arasındaki bağlantıların zarar görmesiyle ortaya çıkar. 

En yaygın görülen belirtisi, hafıza kaybı ve zihinsel karışıklıktır. Erken evrede hafif hafıza kaybı olurken, hastalığın sonraki aşamalarında, çevredekilerle konuşamama veya tepki verememe gibi ciddi semptomlar oluşur. Alzheimer hastalığında meydana gelen diğer belirtiler şöyledir;

  • Odaklanma güçlüğü, 
  • Sıradan işeri yapmada zorlanma, 
  • Kafa karışıklığı
  • Depresyon veya anksiyete patlamaları, 
  • Yönelim bozukluğu 
  • Kolayca kaybolma
  • Zayıf koordinasyon, 
  • Diğer fiziksel sorunlar
  • İletişim sorunları

Hastalık ilerledikçe, insanlar problem çözme becerileri, mali durumları takip etme, önemli kararlar alma gibi sorunlar yaşar. Semptomlar kötüleştikçe, Alzheimer hastaları ailesini tanıyamayabilir, yutma güçlüğü çekebilir, paranoyak olabilir ve sürekli bakıma muhtaçtır.

Alzheimer Hastalığı Risk Faktörleri

Tıp topluluğu genellikle Alzheimer hastalığının tek bir nedenden ziyade genetik ve diğer risk faktörlerinin bir kombinasyonundan kaynaklandığına inanmaktadır. Alzheimer hastalığı için risk faktörleri şunlardır;

  • Aile öyküsü

Birinci dereceden bir yakınında Alzheimer olanlarda bu hastalığın riski artar.

  • Yaş

Alzheimer geliştirme riski, 65 yaşına bastıktan sonra her beş yılda ikiye katlanır.

  • Sigara içmek

Sigara içmek, iltihabı artırdığından ve damarda kan akışını azalttığından, Alzheimer dahil demans gelişimine katkıda bulunur.

  • Kalp hastalıkları

Beyin işlevinde, kalp sağlığı büyük bir rol oynar. Dolaşım sistemine zarar veren herhangi bir durum, kalp hastalığı, felç, yüksek tansiyon, yüksek kan şekeri, kolesterol ve kapak sorunları dahil Alzheimer riskini artırır.

  • Travmatik beyin hasarı

Yaralanma nedeniyle beyinde meydana gelen hasar, beyin işlevinde bozulmaya ve beyin hücrelerinin ölümüne neden olur ve Alzheimer hastalığı için yüksek bir risk demektir.

  • Sağlıksız yaşam tarzı ve kötü beslenme

Araştırmacılar, Alzheimer’ı modern bir hastalık olarak adlandırıyor çünkü modern kültürlerde görülen sağlıksız beslenmenin yaygınlığıyla birlikte hastalığın sıklığı da artmıştır.

  • Uyku sorunları

Uzun süreli uyku sorunları olanların beyinlerinde artan beta-amiloid plak birikimi görülür.

  • İnsülin direnci

Alzheimer hastalarının yüzde sekseninde insülin direnci veya tip 2 diyabet vardır. Uzun süreli insülin direnci, Alzheimer hastalığına yol açabilir.

  • Stres

Uzun süreli veya derin stres, Alzheimer için bir risk faktörüdür. 

  • Alüminyum

Alüminyum, sinir hücreleri için toksik olan ve Alzheimer hastalığına neden olabilecek bir elementtir.

  • Testosteron düşüklüğü

Yaşlandıkça, hem erkeklerde hem de kadınlarda testosteron seviyeleri düşer. Bu da, Alzheimer hastalığı riskini artırır.

Alzheimer Hastalığı Tedavisi
  • Alzheimer, tedavisi olmayan bir hastalıktır. Mevcut farmasötik tedaviler, altta yatan nedenlerden ziyade, hastalığın semptomlarını hedef alacak şekilde tasarlanmıştır.
  • Bu hastalığın muhtemelen tek bir nedeni olmadığından, Alzheimer için gerçek bir tedavi keşfedilemeyebilir.
  • Araştırmacılar, Alzheimer için olası iyileştirici tedaviler olarak hem beta-amiloid hem de tau protein tedavilerini incelemeye devam ediyor.
  • Alzheimer ilaçları öncelikle hastaların yaşam kalitesini iyileştirmek için tasarlanmıştır.
  • Mevcut farmasötik tedaviler Alzheimer hastalığının semptomlarına odaklandığından, birçok Alzheimer hastası, davranışlarını kontrol etmek için de ilaç alır.
  • Beyin hücreleri bozulduğunda, Alzheimer’ın sinirlilik, anksiyete, depresyon, uyku bozuklukları, halüsinasyon ve diğer davranışsal bozukluklarını kontrol etmek için ilaç ve diğer tedaviler gerekebilir.

Alzheimer Hastalığına Ne İyi Gelir?

Alzheimer belirtilerinin hafifletilmesinde etkili olan doğal tedaviler vardır. Bu tedaviler, hastalığı uzun süre önlemek, demans ve diğer beyin bozukluklarının başlamasını önleyen sağlıklı bir yaşamı destekler.

  • Fiziksel aktivite

Egzersizin beyin sağlığı üzerinde önemli etkisi bulunur. Düzenli olarak yürüyen Alzheimer hastaları, aktivitelerde daha iyi performans gösterir ve depresyon gibi diğer akıl sağlığı sorunlarının görülme sıklığı azalır.

  • Zihinsel aktivite

Beyni çalıştırmak, kasları çalıştırmak kadar önemlidir. Orta dereceli zihinsel aktivite, hastalığın orta yaştaki etkilerini azaltır. Aktif zihni olanların Alzheimer hastalığı geliştirme olasılığı daha düşüktür.

Oyun oynamak, bulmaca çözmek ve okumak gibi zihinsel aktiviteler yaşlandıkça zinde kalmaya yardımcı olur.

  • E vitamini

Araştırmalar, E vitamininin orta ila şiddetli Alzheimer hastalığı olan hastalarda nörodejenerasyonu yavaşlattığını göstermektedir. Alzheimer oksidatif hasara neden olur. Bundan dolayı E vitamini gibi antioksidanlar, hastalığın tedavisi olma potansiyeline sahiptir.

  • D vitamini

D vitamini, cilt güneş ışığına maruz kaldığında üretilir. Güçlü kemikler oluşturmak için kalsiyumla birlikte çalışır. Bağışıklık sistemini düzenlemeye yardımcı olur ve beyin hücreleri gibi insan hücrelerinin yaşam döngüsü için önemlidir.

Alzheimer ve diğer demans hastalıkları olan birçok hastada D vitamini eksiktir. Doğal ışığa maruz kalma, özellikle şiddetli Alzheimer hastalığı olan hastalarda sağlıklı uykuyu destekler.

  • Melatonin

Daha iyi uyumanın yanı sıra melatonin, Alzheimer hastalığı olanlarda birçok faydaya sahiptir. Güncel bir araştırma, Alzheimer hastalarında nitrik oksidi bloke etmek için bir tedavi olarak melatoninin etkinliğini incelemiştir. Alzheimer hastaları melatonin reseptörleri MT1 ve MT2’de daha düşük işleve sahiptir.

  • Manganez ve potasyum

Manganez eksikliği Alzheimer hastalığı için bir risk faktörüdür. Yeterli potasyum olmadan, vücut beta-amiloidleri doğru şekilde işleyemez ve oksidatif stres ve iltihapta artışlar görülür.

Potasyum ve magnezyum alımını artırmak, bilişsel performansı artırır ve Alzheimer hastalığının başlamasını önler.

  • Doğal bitkiler

Bitkilerin birçok onarıcı ve iyileştirici özelliği vardır. Alzheimer hastalığını önlemeye yardımcı olmak için gerekli beyin süreçlerini teşvik edebilecek bazı şifalı bitkiler vardır.

Safran ve zerdeçalın Alzheimer hastaları için faydalı sonuçlara sahip olduğu gözlenmiştir. İltihap giderici ve antioksidan özelliğinden dolayı kurkumin, beta-amiloid plak oluşumunu azaltarak bilişsel işlevi iyileştirir.

  • Ketoz

Ketoz, depolanmış yağların enerji için kullanılmasıdır. Vücuda, hindistan cevizi yağında bulunan orta zincirli trigliseritler gibi uygun ketonlar sağlandığında, Alzheimer hastalarının hafıza işlevi gelişebilir.

Ketozu teşvik etmek için, vücudu glikoz yerine yağ kullanmaya teşvik etmek için aralıklı oruç ve karbonhidrat oranı düşük ketojenik diyet uygulanabilir. Ketozdayken, vücut daha az oksidatif stres yaratır ve beyne daha verimli mitokondriyal enerji sağlar. Bu süreç, glutamat seviyelerini azaltır ve sağlıklı beyin fonksiyonunu destekler.

  • Zeytinyağı

Zeytinyağının bir besin olarak kullanıldığı Akdeniz diyeti, Alzheimer hastalarında faydalı sonuçlar göstermiştir. Hayvan deneylerinde, zeytinyağı hafızayı geliştirmiş ve yeni hücrelerin büyümesini desteklemiştir. Zeytinyağı, beta-amiloid plak oluşumunu azaltma görevi gördüğü için Alzheimer hastalığının başlangıcını önleyerek, geciktirebilir.

Kaynakça: 1, 2

Yazıyı Paylaşın!!!

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir